Alternatif Anne için bir araştırma yazısı ele aldığım ve 10.01.2014 tarihinde yayımlanan yazım:
Birçok annenin dertli olduğu iki konu bu. Gelişigüzel saatlerde uyuyan ve acıkınca genelde tek başına yemek yiyen çocuklar. Çocukların düzensiz yatma saatleri ve tek başına yemek yemesinin ne tür olumsuz sonuçlara neden olduğu şimdi iki araştırmayla ortaya serildi.
Birçok annenin dertli olduğu iki konu bu. Gelişigüzel saatlerde uyuyan ve acıkınca genelde tek başına yemek yiyen çocuklar. Çocukların düzensiz yatma saatleri ve tek başına yemek yemesinin ne tür olumsuz sonuçlara neden olduğu şimdi iki araştırmayla ortaya serildi.
Ritüellerin çocuk için çok
önemli olduğunu hemen hemen her kitap ve internet sitesinde okuyuyoruz. Buna
rağmen muhtemelen tüm tavsiyelerin hala en az uygulanan olanı olduğunu
düşünüyorum. Ritüel, hep aynı zamanda aynı işi aynı sıralamada yapmak demek.
Herşeyden önce disiplin ister. Hiç ritüelleri olmayan bir kişi olarak biraz
otoriter de gelmişti bana. Çocuklarıma karşı otoriter olmak da istediğim son şeydi.
Gündelik hayatın belli saatlerde belli işlerin yapılması, yatırma sırasında hep
aynı adımları takip etmek ayırca çok sıkıcı olduğunu düşünmüştüm. Bebekli hayat
sürekli ayak uydurmaktan ibaret olduğunu anlayınca bir konuda düzenlilik
kulağıma çok hoş gelmeye başlamıştı. Denedim ve ilk olarak Leon'da ne kadar işe
yaradığını gördüm…
Gündelik hayata sürekli tekrarlanan ritüelleri dahil etmemiz hayatımızı oldukça kolaylaştırdı. Çünkü küçük çocuklar düzenli olarak tekrarlanan bir şeyi daha kolay kabul ederler. Sabah kalkıp çocukların üstlerini değiştirmesi, evi toplayıp köpeklerle ilgilenmek, kahvaltı sofrasını kurup kahvaltı etmemiz ve ardından dişlerin fırçalanıp, giyinip anaokuluna gitmeleri öyle düzenli bir akışa bağlanmış durumda ki çocuklar her şeyin sırasıyla ve düzgünce yapılmasına benden çok dikkat eder oldular. Dişleri fırçalamak, giyinmek veya sofrayı kurmak birçok çocuğun zorla ve istemeyerek yaptığı işler olmasına rağmen benimkiler bunları uzun zamandır hem severek yapıyorlar hem de kaçırmak da istemezler. Çoğu sabah bizde hayat bu rutin yüzünden kolay.
Ancak başta gelen ve en çok önem verdiğimiz iki düzenimiz var. Düzenli yatma saatlerimiz ve günde en azından bir yemeğin düzenli saatte ve sonuna kadar tüm aile üyeleriyle birlikte yenmesi bizde vazgeçilmez bir şey. Leon ve Luka akşam 19-19:30 arası yatar ve her sabah birlikte büyük bir kahvaltı yaparız. Bu iki önemli ritüelin çocuklarımızın fiziksel ve mental gelişimini nasıl etkilediğini şimdi iki araştırma gösterdi.
Haydi yatağa! Her gün aynı saatte…
University College London’daki bilim adamları düzensiz yatma saatlerinin çocukların üzerindeki sonuçlarını inceledi. Bunun için UK Milleium Cohort Study’in verilerini kullandılar. Veriler 10,000 çocuğun 3, 5 ve 7 yaşlarındaki uyku saatlerini içeriyordu. Aralarından yaklaşık 2,000 çocuk 3 yaşındayken düzenli bir saatte yatağa gitmiyordu. Ekip, ilaveten o çocuklarının ebeveyn ve öğretmenlerinden çocukların davranış sorunlarıyla ilgili bilgi de aldı.
Tüm bu verileri inceledikten sonra önemli bir tablo ortaya çıktı. Düzensiz yatma saatleri çocukların davranış sorunlarına neden oluyordu. Doğal gün-gece ritmi bozulduğu için uyku eksikliği çeken çocukların beyin gelişimi yavaşlıyor ve davranışları kontrolsüz olmaya başlıyordu. Ekibin başındaki profesör Yvonne Kelly düzensiz saatlerde yatan çocukların halini daimi bir jetlage benzetiyor.
Üç yaşındayken düzensiz yatağa giren çocuklarda problem görülmeye başlarken, beş ve yedi yaşında hâlâ gelişigüzel saatlerde uyuyan çocuklarda problem daha da derinleşiyor. Bilim adamları, herhangi bir yaşta düzenli yatak saatlerine geçen çocukta sorunların zamanla azalarak kalıcı da olabilen hasarın en aza indirildiğini vurguluyorlar.
Hep beraber sofraya!
Ünlü Cornell Üniversitesi ise düzenli ve ritüel ile yenen aile yemeğinin faydalarını inceledi. Sonuç olarak, her gün en azından bir kere hep birlikte evinde yemek yiyen ailelerde hem yetişkinlerde hem de çocuklarda %33 oranında daha az şişmanlık görüldü. Erkek çocukları için ayrıca bir kuralın kesinlikle uygulanmasını tavsiye ediyorlar. Herkes yemeğini bitirene kadar sofrada oturulmalı.
Araştırmayı yapan bilim adamlarına göre yemeğin kalitesi o kadar da belirleyici değil. Daha önemli olan aile toplantısı havasında geçen bir yemeğin verdiği sakinliğin psikolojik etkileri. Bunların sayesinde obezite riskinin önemli oranda düştüğünü savunuyorlar.
Kaynaklar:
Yvonne Kelly et al., Changes in Bedtime Schedules and Behavioral Difficulties in 7 Year Old Children, Pediatrics, October 2013 ve B. Wansink, E. van Kleef, Dinner rituals that correlate with child and adult BMI, Obesity, Oktober 2013.
Gündelik hayata sürekli tekrarlanan ritüelleri dahil etmemiz hayatımızı oldukça kolaylaştırdı. Çünkü küçük çocuklar düzenli olarak tekrarlanan bir şeyi daha kolay kabul ederler. Sabah kalkıp çocukların üstlerini değiştirmesi, evi toplayıp köpeklerle ilgilenmek, kahvaltı sofrasını kurup kahvaltı etmemiz ve ardından dişlerin fırçalanıp, giyinip anaokuluna gitmeleri öyle düzenli bir akışa bağlanmış durumda ki çocuklar her şeyin sırasıyla ve düzgünce yapılmasına benden çok dikkat eder oldular. Dişleri fırçalamak, giyinmek veya sofrayı kurmak birçok çocuğun zorla ve istemeyerek yaptığı işler olmasına rağmen benimkiler bunları uzun zamandır hem severek yapıyorlar hem de kaçırmak da istemezler. Çoğu sabah bizde hayat bu rutin yüzünden kolay.
Ancak başta gelen ve en çok önem verdiğimiz iki düzenimiz var. Düzenli yatma saatlerimiz ve günde en azından bir yemeğin düzenli saatte ve sonuna kadar tüm aile üyeleriyle birlikte yenmesi bizde vazgeçilmez bir şey. Leon ve Luka akşam 19-19:30 arası yatar ve her sabah birlikte büyük bir kahvaltı yaparız. Bu iki önemli ritüelin çocuklarımızın fiziksel ve mental gelişimini nasıl etkilediğini şimdi iki araştırma gösterdi.
Haydi yatağa! Her gün aynı saatte…
University College London’daki bilim adamları düzensiz yatma saatlerinin çocukların üzerindeki sonuçlarını inceledi. Bunun için UK Milleium Cohort Study’in verilerini kullandılar. Veriler 10,000 çocuğun 3, 5 ve 7 yaşlarındaki uyku saatlerini içeriyordu. Aralarından yaklaşık 2,000 çocuk 3 yaşındayken düzenli bir saatte yatağa gitmiyordu. Ekip, ilaveten o çocuklarının ebeveyn ve öğretmenlerinden çocukların davranış sorunlarıyla ilgili bilgi de aldı.
Tüm bu verileri inceledikten sonra önemli bir tablo ortaya çıktı. Düzensiz yatma saatleri çocukların davranış sorunlarına neden oluyordu. Doğal gün-gece ritmi bozulduğu için uyku eksikliği çeken çocukların beyin gelişimi yavaşlıyor ve davranışları kontrolsüz olmaya başlıyordu. Ekibin başındaki profesör Yvonne Kelly düzensiz saatlerde yatan çocukların halini daimi bir jetlage benzetiyor.
Üç yaşındayken düzensiz yatağa giren çocuklarda problem görülmeye başlarken, beş ve yedi yaşında hâlâ gelişigüzel saatlerde uyuyan çocuklarda problem daha da derinleşiyor. Bilim adamları, herhangi bir yaşta düzenli yatak saatlerine geçen çocukta sorunların zamanla azalarak kalıcı da olabilen hasarın en aza indirildiğini vurguluyorlar.
Hep beraber sofraya!
Ünlü Cornell Üniversitesi ise düzenli ve ritüel ile yenen aile yemeğinin faydalarını inceledi. Sonuç olarak, her gün en azından bir kere hep birlikte evinde yemek yiyen ailelerde hem yetişkinlerde hem de çocuklarda %33 oranında daha az şişmanlık görüldü. Erkek çocukları için ayrıca bir kuralın kesinlikle uygulanmasını tavsiye ediyorlar. Herkes yemeğini bitirene kadar sofrada oturulmalı.
Araştırmayı yapan bilim adamlarına göre yemeğin kalitesi o kadar da belirleyici değil. Daha önemli olan aile toplantısı havasında geçen bir yemeğin verdiği sakinliğin psikolojik etkileri. Bunların sayesinde obezite riskinin önemli oranda düştüğünü savunuyorlar.
Kaynaklar:
Yvonne Kelly et al., Changes in Bedtime Schedules and Behavioral Difficulties in 7 Year Old Children, Pediatrics, October 2013 ve B. Wansink, E. van Kleef, Dinner rituals that correlate with child and adult BMI, Obesity, Oktober 2013.
Alternatif anne'deki diğer yazılarıma en üst soldaki linkten ulaşabilirsiniz.
------------------------------
Hayatımda en çok zevk aldığım şeylerin arasında bu blogum ve Alternatif Anne, Martı Dergisi ve Hassas Anne’deki yazılarım geliyor. Bunun dışında beğendiğim veya paylaşmaya değer gördüğüm herşeyi başta Facebook ve Twitter hesaplarımdan takip edebilirsin.
Google+ sayfamız: Xlargeaile
Facebook: Xlargeaile veya ben
Twitter: @xlargeaile
Instagram: @xlargeaile
Pinterest: xlargeaile
Facebook: Xlargeaile veya ben
Twitter: @xlargeaile
Instagram: @xlargeaile
Pinterest: xlargeaile
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder