Çocuğum hangi etkinliği sever? 9 ipucu

Çocuklar için güvenlik eğitimi, Minik Filozoflar veya diğer atölyelerimize ilgi duyan annelerden en sık duyduğum dert çocuğunun katılmak isteyip istemediğini bilmemeleri oluyor. "Çocuğum durmuyor", "çocuğum bir gidiyor bir gitmek istemiyor" veya "çocuğumun bir etkinliği beğenip beğenmeyeceği belli olmuyor" gibi sözleri çok duyuyorum. Çocuğunuzun bir etkinliğe katılmak istemesi ve katılınca beğenmesi olasılığını artıran ipuçlarını paylaşmak istiyorum. Çünkü bunları arayan veliden duyduğum anda çocuğunun katılmamasını tavsiye ediyorum. Zira bunların çoğu çocuklarımızın belirsizliğinden değil içimizdeki hırstan kaynaklanıyor maalesef.

Biraz farklı bir faaliyet kılavuzu

Leon'la iki yıldır çok keyif alarak faaliyetler yapıyoruz. Tam bir anne-oğul ekibi olduk bu konuda. Üstelik hiç masraf da yapmıyoruz. En iyisi, bu faaliyetlerin Leon'un analitik düşünmesini, hayal gücünü kullanmasını ve çözüm bulma yeteneğini geliştiriyor olmasıdır! Luka da yetişiyor artık...

Tepsimiz kendimiz yapalım!

Havanın güzel olmasıyla birlikte kendimizi boyaya verdik. Ben bahçede vernik, teak yağı vs ile uğraşırken Luka masaya bir şeyler taşımak istemişti ve ona bir tepsi hazırladım. İşte o anda bu hafta faaliyetimiz aklıma geldi. Herkes kendi tepsisini boyayacak!

Bir yapı markette hazır ahşap tepsiler görmüştüm. Tamam form olarak tam benim tercih edeceğim stilde değil ama olsun. Daha önce akrilik ahşap boyaları da almıştım. Bunları birkaç nedenle tavsiye ederim. Bulabildiğim en ucuz boyaların olmasının yanı sıra envai çeşit renk var. Akrilik oldukları için suda çözünürler, yani suyla inceltilebilir, ki resim yapmak için bizi yaz boyunca götürürler diye düşünüyorum. Ama en güzeli, fazla beklenmezse ılık suyla yıkayarak kolayca çıkıyor. Yani çocukların ellerine saçına bulaşsa da sorun olmaz.

Karmaşık faaliyetler: evin batmaması için 7 ipucu

Bugünlerde aklıma inanılmaz güzel faaliyetler geliyor. Bazıları buz ve boyayla olunca havanın güzel olduğu günlerde bahçede yapmak üzere biraz erteledim. Malum yaz kapıda. Ancak genelde faaliyetlerin etrafı dağıtıp dağıtmayacağına pek bakmam. Oğullarım için eğlenceli olması daha önemli benim için. Yine de bazı önlemler alıyorum tabi ki. İşte dağınık faaliyetler için ipuçları…

Köpüklü bulutlar - oğullarımı mutluluktan uçuran deney

Bugüne dek yaptığımız tüm deneyleri gölgede bırakan bir deney yaptık geçen gün. Öyle bir faaliyet oldu ki oğullarım heyecan ve sevinçten yerinde duramadılar. Luka bu deneye Schaumwolken yani “Köpüklü bulutlar” adını taktı. Ben de o adı kullanacağım…

Dans eden kuru üzümler

Bildiğin gibi biz deneylere merak sardık. Oğullarımla hemen hemen her hafta bir iki deney yapmaya çalışıyorum. İtiraf etmem gerekiyor ki, onlar kadar ben de heyecanlanıyorum! Bu sefer kuru üzümleri dans ettirdik…

Süper bir deney - lava lambası

Çocuklarla birlikte yapılabilecek gerçekten çok güzel deneyler var. Geçen gün tekrar deney hevesimiz tuttu ve lava lambası yapalım dedik. Mağazalarda bazen görüyorsun bunları. Hafifçe oynattığında içinde renkli baloncuklar sanki uzay boşluğundaymış gibi yukarı çıkıyor. Çok büyüleyici bir görüntü. Tabi ki dükkanlarda aşağıdan da ışık veriliyor. Bu bizim deneyimizde yoktu. Biz ışıksız olanını yaptık! Nasıl mı?

Misket yolu yapalım!

Hafta sonu oğullarım için güzel bir faaliyet bulmaya çalıştım. Ne yapabiliriz diye düşünürken bugünlerde merak sardıkları misketler aklıma geldi. Onlarla ilgili bir şey olmalıydı! En iyisi, kendi misket yolumuzu yapalım dedim.

Lavabomuzdaki nehir oyunu

Bazen çocuklar kendilerine öyle güzel uğraşlar buluyorlar ki ben bile şaşırıyorum. Geçen gün yaşlı kedimiz için petshoptan mama alıyorduk bir kavanozda plastik balıklar gördük. Ne işe yaradıklarını sorduğumda suda yüzdüklerini öğrendim. Tanesi 2 Lira’dan iki taneyi seçtik ve merakla eve gittik…

Baloncuk yılanı yapalım!

Geç saatlerde yatakta elimde cep telefonu ile bir şey bakıyorum diye eşim bazen bana kızıyor. Leon ve Luka için faaliyet arayışına girdiğimde genelde kendimi kaptırıyorum. Çoğu zaman geceyi yarılamış olurum o zaman. Mutluluktan ve heyecandan parlayan dört göz için bu değer ama! Bu hafta sonu da süper bir faaliyet yaptık. Üstelik hazırlanışı çok da basit!

Eski pastel boyaları eritelim!

Bu hafta uzun zamandır yapmak istediğim bir faaliyet yaptık. Ah, bak şimdi, yazarken fark ettim, faaliyetleri Leon ve Luka değil artık ben yapmak istiyor oldum… Pastel boyalarımızı erittik!

Çocuklarla evde bir hafta – Gün 5

Bu yazıyı yazmam biraz geç oldu ama olsun. Leon ve Luka’nın tam bir hafta evde kalacağını bildiğimizde önceden cuma günü için plan yapmıştık. Aslında Pazar günü için planlamıştık ama çocuklar evde kalınca rica etmişti Leon, bunu erkenden yapalım diye. Çok da heyecanlıydı. Altı aydır soruyordu, bunu ne zaman yapazağız diye. Bir ay önce benden tarih almayı da başarmıştı ve takvime yazdırmıştı. Ben bu süsü çok sevmem aslında ve yıllardır bundan kurtulduğum içim mutluydum. Ama böyle bir heyecan karşısında ben bile heyecanlanıyorum ve… yılbaşı ağacımızı kurduk!

Çocuklarla evde bir hafta – Gün 4

Sabahleyin Leon’un “kar yağdı ve tuttu!” çığlığıyla uyandık. Hepimiz sevindik ancak işlerimizi bitirip kahvaltı edene kadar kardan eser kalmamıştı. Kardan adam hayalleri suya düştü... Anacak moraller yine iyiydi çünkü bugün için Leon ve Luka'nın çok beğenecekleri, üç aşamalı bir faaliyet planlamıştım. Tuz hamuru!

Çocuklarla evde bir hafta – Gün 3

Sabahleyin kalkar kalmaz ilk yaptığımız tabi ki dışarıya bakmak oldu. Ancak hepimiz üzüldük. Çünkü akşam saatlerinde başlayan kar hiç tutmamıştı. Ama yağmaya devam ediyordu. Leon’un günlerdir hayal kurduğu kardan adam daha çok bekleyecekti. Güzelce kahvaltı ettikten sonra –bugün Leon’un kahvaltı faaliyeti olarak kürdanda mandalina dilimleri vardı- birazcık defterlere devam ettik ki kapı çaldı. Çamaşır makinesinin servisi geldi! Evet, çamaşır makinemiz yine bozulmuştu, ancak bu sefer kapağın kolu kırıldı. Hayır, çocuklar onunla hiç oynamadı, onlar düğmelerle oynuyor…

Çocuklarla evde bir hafta – Gün 2

Bugün güne biraz daha alışmış şekilde girdik. Ancak Luka’cım hala “hayır” ve “istemem” modunda. Bu nedenle sabah kahvaltı hazırlarken bile birbirimize girdik.

Çocuklarla evde bir hafta – Gün 1

Henüz üç ay oldu ama Leon ve Luka’nın yani ikisinin anaokuluna gitmesinin bizi ne kadar şımarttığını yeni fark ettim. Bu hafta arabamız serviste. Haftanın çoğu için kar yağışı beklendiği için arabamız olsaydı da bir yere gidemeyiz. Tüm bunlar Pazar günü şekillenirken içimizdeki dehşet büyüyordu. Köyümüzde bakkal dahi olmadığı için alışveriş yapmak imkansız olduğu gibi anaokuluna, öğleden sonra aktivitelerine gitmek de mümkün değil. Bir hafta boyunca çocuklarla evde ne yapacağız?

Ağaç faaliyetleri mi? Hem de her yerde!

Ama bizim bahçemiz yok ki dediğini duyar gibiyim. Evet, herkesin bahçesi olmayabilir. Varsa bile içinde bizim kadar ağaç olmayabilir. Ama gerek de yok! Çünkü bu iki faaliyeti dışarıda da yapabilirsin. Tek ihtiyacın, pastel boya, kağıt ve bir ip ile metre!

Kahvaltıda faaliyet mi?

Bizim evde kahvaltı vazgeçilmez bir öğün. Öğünden çok bir olay. O kadar çeşitli ve keyifli ki Leon ve Luka bile kaçırmak istemezler... Kahvaltı günün en önemli öğünü derler ya, öyle olmasa bile bizim ailemizde bu kesin kes öyledir. Sofrayı hazırlayıp kahvaltı yapmak bizde bir saatten fazla sürüyor. Tatilde daha da fazla sürdü, çünkü kahvaltı sırasında günün ilk faaliyetimizi yaptık! 

"Lego world" olmaya adayız

Cumartesi günü Leon'la öyle bir projeye giriştik ki! İki saatten fazla vaktimizi aldı ama sonuç olarak çok güzel bir hayvanat bahçesi ortaya çıktı.

Faaliyetlerle ailece gelişim...

Her çocuk yaratıcıdır. Sadece biz anne baba bu yaratıcılığa izin vermemiz gerek. Çocuklar dünyayı keşfetmeli, meraklarını gidermeli ve bunu tüm hislerle yapmalılar, yani dokunarak, duyarak, görerek, tadarak, koklayarak. Eğitimciler, psikologlar ve gelişimciler, farklı materyallerle çalışmaları, onları denemelerinin çocukların gelişimi için ne kadar önemli olduğunu hep vurguluyor. Eh, bizde tam bu anlamda Leon ve Luka’yi oldukça özgür bırakmayı çalışıyoruz. Tamam, bu hep kolay olmayabilir çünkü masada unutulan makasla göz kaş arasında not tuttuğumuz kağıdı okunmaz hale kadar kesildiğini fark ettiğimizde bir çok şey hissederiz, ancak sevinç bunların arasında olmadığı kesin…