Leon ve Luka’yla kısmen şanslıyız. Tabi ki ikisiyle bu
meşhur iki yaş sendromu yaşadık, üstelik birinde bitince diğeri yeni yeni tam
hız giriyordu. Ama onlar markette bir şey istedikleri için hemen hemen hiç
bağırmadılar, kendilerini yere atmadılar. Bir keresinde hariç. Giymek
istedikleri ayakkabı, kıyafet için dramlar yaşamadık.
Belki bu tarz konuları çok fazla dert etmediğimiz için,
bilemiyorum. Leon’la iki yaş sendromunu okuduklarıma göre hafif atlattık. Bir
şeyler istediği için öfke patlamaları oldu. Birkaç kere bizi çaresiz kılacak
krizlere de girdi. Ancak onlar genelde kesin kurallı bir konuda ters düştüğümüzde
oluyordu. Ya da sabahtan beri “kriz geliyorum der” günlerinde krize girmek için
resmen bahane aradığı günlerde. Akşama kadar engelli koşu tarzından günü
geçirmektense bir an önce şu krizi yaşayıp atlatalım diyorduk.
Luka’yla ise çok daha kolay her şey. Bu tarz krizleri onunla
hiç yaşamadık. Luka zaten fiziksel olarak yapamadığı veya herkesin aynı anda
konuşup o anlarda onun isteklerini duymadığımızda ağlama krizlerine giriyor.
Karakterler çok farklı olunca krizler de farklı oluyor. Leon
o anlarda tırnaklarıyla yüzünü çizmeye çalışırken, Luka kollarını kuş gibi çırpıp
küsmek için koltuğa yatıyor. Neden Leon’la kolay atlattık dedim? Yazarken bana
hiç de kolay geçtiği gibi gelmiyor. Koç burcu oğlum. Ama o zaman öyle olduğunu
düşünüyorduk. Muhtemelen öyle korkunç hikayeleri duymuştuk ki, çok daha
kötüsüne hazırdık. Kendimize ve birbirimize söylediklerimiz hep aynıydı; “şuanda
ne istediğini bilmiyor, bize kızmıyor, sadece durum onu aştığı için güvensizlik
hissediyor” diyerek sakin kalmayı çalıştık. Bu normal bir dönem, çocukların iradeleri
gelişiyor ve sadece güvenli hissettikleri kişilerde krize girerler. Nedense tüm
zor olan şeyler biz anne baba olarak yaşıyoruz…
Leon krize girince odanın kapısını kapatıp içeriden kapıyı
açmasına engellemek için yere oturduk. Kendine zarar vermemesi için odadan
çıkmaması daha uygun görüyorduk. Bekleyiş bazen yarım saate kadar sürüyordu, ta
ki kendisi sakinleşene kadar. Luka ise krize girince sadece yalnız bırakılmak
zorunda. Onu ellemek, onunla konuşmak hata olur. İkisini yapmayınca “normale”
dönmesi beş dakika bile sürmez. Yengeç burcu işte. Sakinleşmek için kendi
kabuğuna çekilmek ya da kuma gömülmek zorunda. Ardından güzel bir kucaklaşma ve
dünya yine dönmeye devam ediyor…
-----------------------------
Yazılarımızı paylaşabilirsin. Paylaşmana seviniriz! Bunun
için her yazının altına e-posta/blog/twitter/facebook'ta paylaş linkleri koyduk. Örneğin Facebook'ta paylaş linkini tıklayınca ilgili yazıyı kendi duvarınızda veya üye olduğun bir grupta paylaşabiliyorsun.
Ama bu surat çok tatlı :)))
YanıtlaSilkeşke benide böyle anlayan birileri olsa =(
YanıtlaSilBakalım ben ne yapacağım :)
YanıtlaSilbizim ki yay burcu..bir fikrin var mı :) nasıl olur sence..
şimdi 17 aylık kızınca ağlıyro bazen de elini ısırıyor :)