2.02.2013

"Sen öldün anne!"





Henüz 4 yaşında olmayan oğlumla ölüm üzerine konuşmak zorunda kalacağım aklımın ucundan bile geçmemişti. Bu yüzden tamamen hazırlıksız yakalandım, geçen gün sabahleyin bu sözleri duyduğumda. Üstelik uykudan yeni uyanmıştım!

- "Burada ateş yaktım, anne sen öldün! Burada da ateş yaktım, baba gelince o da ölecek!" 

Aaa, bu da şimdi nereden çıktı? Anti militarist, barışçı bir insanım, evimizde oyuncak olsa bile silah yok. Tamam, çocuklarımızı her şeyden daima koruyamayız ama bu yaşta konusu ölüm olan bir oyun mu? Yutkundum ve içgüdülerime güvenerek Leon'u yanıma çağırdım. Şu ölümcül ateş oyunu küçük oğlumu da sarmadan önce...

- "Bunları nereden duydun?" soruma verdiği cevap bugünlerde sanki standarda bağlanmış... 
- "anaokulunda". 

...işte harika... Babaların yarısının asker olduğu bir anaokulu sınıfında bu pek şaşırtıcı değil galiba. O çocuklar üniformalı babalara alışmış, belinde olan silah onlar için normal bir görüntüdür. Bu tarz oyunlardan uzak tutulmuyorlar herhalde. Yine de bizim için bu kötü bir oyun, değil mi?

Çocuğa ölüm nasıl anlatılır

Ölümü anlatmadan bunun güzel bir oyunun olmadığını nasıl anlatılır? Yoksa görmezlikten mi gelmek gerek? Ya da gerekçe vermeden bu oyunun kötü olduğunu mu anlatmak lazım? Bugünlerde tek bir günde yüzlerce defa "neden" diyen bir çocuğa? Pek mümkün değil...

Aklımdan onlarca seçenek geçti ve ben o anda oğluma ölümün ne olduğunu anlatmaya karar verdim. 1,5 yıl önce ölen kediyi Leon hatırlıyordu ve işte onu örnek seçtim.

Ehhh, bu yaştaki çocukların aklı cin gibi! Bense şah mat olmamak için kıvrandım:
- “o zaman herkes mi ölecek anne?”
-“ hmmm, evet oğlum bir gün herkes ölecek.”
- (gözleri dolmaya başladı) “biz de mi? Yani sen, baba, Luka ve ben mi?”
- “hmmm, yok canım, biz ölümsüz bir aileyiz, ama bu aramızda sır kalsın...”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder