Çocuklarımız hastalandığında anne baba olarak endişelenmemek
çok zor. Ancak endişe kötü bir doktordur. Sakin kalmak ve mantıklı düşünmek
küçük meleklerimiz için çok daha faydalı olacaktır. Çünkü birçok rahatsızlığı etkili bir doğal yöntemle tedavi edebiliyoruz. Doktor değilim, ama gündelik
hayatımızdan bazı örneklerle kullandığımız doğal tedavileri anlatmak istiyorum. Aralarından sana da yarayacak bilgi varsa, ne mutlu bana!
Arı sokması
Leon ve Luka yaz kış genelde yalın ayak dolaşıyor. Bahçedeki
çimi ayaklardaki terliklerden dolayı hissetmemek kötü olurdu bence. Oğullarım
da evin içinde ve bahçede ayaklarının özgür olmalarından çok hoşlanıyorlar.
Çimimizdeki yoncaların açtıkları çiçeklerle birlikte arılar da bahçemize
dolmaya başlar. Arı sokmaları o dönemlerde maalesef kaçınılmazdır. Arı
sokmalarında olağanüstü bir doğal tedavi soğandır. Arının iğnesini aldıktan
sonra yarım kesilmiş soğan 10-15 dakika sokmanın üzerine tutman yeterli olur.
Soğanın etkisi arttıkça arı zehrinden kaynaklanan yanma hissi azalacak. Ayrıca
arı sokmasının yeri de şişmeyecek. Çocuğunun birkaç saat sonra hafif bir
kaşıntı hissetmekten başka bir rahatsızlığı olmayacak.
Kırıklık ve
soğuk algını
Yıllar önce bir arkadaşımızın Çinli anneannesinden öğrendiği
bir çay hazırlamıştı bize. O çay bize o kadar iyi geldi ki, o günden beri
birimiz hastayken ya da kırıklık hissettiğinde yapılır. Biz ona bu nedenle Çin
çayı diyoruz. Zencefilden, sarımsak, bal ve limon suyundan oluşan tarifi burada
bulabilirsin. Soğuk algınlarında çocuğuna günde 1-2 kere bu çaydan içirebilirsin.
Gerçekten çok iyi gelir!
Yanıklar ve vuruklar
Açık yara olmayan yanıklar ve vuruklarda hemen hiç vakit
kaybetmeden soğuk su veya buz çok iyi gelir. Çocuğun cildi hassas olduğundan
dolayı buzu direkt uygulamaktan kaçınmalısın, biz bu nedenle buzlukta tutulan soğutma
pedleri kullanıyoruz. Yaralı el veya ayak birkaç dakika soğuk suyun altına
tutmak ya da kafasını çarptığı yere
buzlu ped uygulamak genelde bir şişliğin oluşmasını engeller.
Burun akıntısı
Burun akıntısından sonra yaşanan tıkanmış buruna en iyi
gelen şey tuzlu sudur. Bu muhtemelen herkesin bildiği bir tedavi yöntemidir.
Eczanede satılan fizyolojik sulardan almak istemiyorsan yerine deniz tuzuyla
hazırlanmış su kendiniz de yapabilirsiniz. Temiz havanın çok güzel bir “burun
açıcı” olduğunu da unutma.
İshal
İshal çocuklarda tehlikeli olabilecek bir durum. Nedeni
aşırı sıvı kaybıdır. Bu nedenle ishalde en önemli şey sıvı almaktır. Oğullarım
ishal olduklarında ılık papatya ve rezene çayı gibi vücudu yormayan sıvılar
veriyorum. Yemek olarak ishal engelleyici gıdaları tercih ediyoruz, yani rendelenmiş
elma, muz, yağsız pilav ve tuzlu çubuk kraker. Yemek yemek istemiyorlarsa
sıvılara 2:1 oranında azcık şeker ve tuz ilave ediyorum. Süt ürünleri ve gaz
yapan gıdalar ishali şiddetlendikleri veya zorladıkları için kaçınıyoruz.
Ateş durumları
Vücut ısısının yükselmesi bir hastalık değil, vücudun bir
savunma mekanizmasıdır. Onun için onu bir an önce ilaçlarla baskılamanın doğru
olmadığını düşünüyorum. Ateşi düşürmektense, vücudun hastalıkla savaşmasına
yardımcı olacak şekilde hareket etmek daha doğrudur bence. Oğullarımın vücut
ısısı yükseldiğinde ilk olarak onları soyuyoruz. Üzerine ancak atlet ve ince
pamuklu bir şort dışında kıyafetleri çıkartıyoruz. 39C’e olan ateş durumlarında
bu genelde yeterli oluyor, çünkü vücut ısıları kabul edilebilen bir ısıya kadar
düşüyor. Soğutulmuş ıhlamur ve papatya çayı, sulandırılmış meyve suları ve su
gibi sıcak olmayan bol sıvı ve sulu meyveler sıvı ihtiyacı karşılıyor ki ateşli
günlerde bu çok önemlidir. Ayrıca ateşin düşmesine yardımcı oluyor. Çocuklarım
bacaklarına ıslak kompres yapılmasından hoşlanmadıkları için bunu hiç
denemiyorum. Çünkü karşı koyarak ağlamak sadece vücut ısıları yükseltiyor.
Yemek konusunda sevdikleri her şey bizde serbest, çünkü moral yüksek olunca
vücut daha iyi savaştığına inanıyorum. Oda sıcaklığı çok fazla sıcak olmamasına
da dikkat ediyorum.
Gece alınan iyi bir uykuyla dinlenmiş bir vücut iyi bir savaşçıdır bence. Bu nedenle gündüzleri ateşi yukarıdaki yöntemlerle düşürmeye ve gözetlemeye çalışıyoruz. Ancak her şeye rağmen 39,5 C ve üstünde kalan ateşlerde ateş düşürücü veriyoruz. Akşam yattıklarında hala yüksek ateşleri varsa iyi bir uyku alabilmeleri için ilaç veriyorum oğullarıma. Yüksek vücut ısıdan dolayı artık baygın gibi duruyorsa -ki 40C ateşle 2,5 yaşındaki oğlum Luka baygın yatarken 4 yaşındaki oğlum Leon hala yemek yiyip oyun oynar- kol altlarına ıslak ılık kompres uyguluyoruz. Ama bu bugüne dek sadece bir kere gerekliydi. Düşmeyen aşırı yüksek ateşler, üç günden fazla süren ateş durumlarında ve ateşin dışında başka semptomlar görüldüğünde doktora başvurmak daha iyi olacağını unutmamak gerek.
Öksürük
Öksürük ateş gibi bir semptom, yani bir hastalık değildir. Birçok
farklı öksürük türü vardır ve türüne göre davranmak gereklidir. Genelde ilk
başta kuru başlayan öksürük ilerideki günler balgamlı bir öksürüğe de
dönüşebilir. Antibiyotik hastalığın nedenine etkili olabiliyorken öksürük için
bir tedavi yöntemi değildir. Antibiyotiklerin öksürüğe etkili olmadıklarını
artık birçok araştırma göstermiştir. Öksürüğü ilaçla baskılamak yerine bol ılık
sıvı alarak balgamın çıkartılmasına yardım edebilirsin. Ihlamur ve adaçayı bu
konudan çok iyidir. Zencefil de öksürük konusunda oldukça etkilidir. Süt ise
balgam çoğalttığı için öksürükte maalesef uygun bir içecek değil.
Üç haftaya kadar süren öksürük çocuklarda normal sayılıyor. Bol sıvı ve göğüs kısmını sıcak tutarak genelde öksürükten kurtuluyor. Tüm hastalıklarda olduğu gibi öksürükte de temiz hava solumak ve bizim sakin davranmamız çocuklarımıza da önemli oranda yardımcı oluyor.
Çok faydalı ve güzel yazmışsınız notlar aldım :)
YanıtlaSil