Bugün ne giysek?

Luka 1,5 yaşındayken
Günümüzün reni maviydi :)

Kıyafet seçme hakkı oğullarımındır

Oğullarım adına kıyafet seçmek için birçok mantıklı neden bulabilirdim. Kendileri seçerlerse çok ince  ya da çok kalın kıyafet seçerler, hatta korkunç renkleri birlikte giyerler diyebilirdim. Ama demiyorum. 2,5 yaşındaki Luka ve Nisan’da 4 yaş olacak Leon giyeceği kıyafetleri kendileri seçer. Üstelik yaptıkları işten çok ta eminler! Hatta Leon bu yaz için kıyafet almaya gittiğimizde her şeyi kendisinin seçmek istediğini şimdiden ilan etti bile. Bana uyar!

Benim karıştığım tek nokta “iyi” ve “kötü” giysilerdir. Aslında karışmak denmez. Dışarıda ve evde giydikleri kıyafetler ayrı kutularda duruyor. Oğullarım kıyafetlerini ona göre seçerler. Dışarıya çıkarken “iyi giysi” kutularından, evde oynarken ya da bahçeye çıkarken “ev giysileri” kutularından seçim yaparlar.

Luka'nın bu günlerde tek başına
giyinemediğine üzüldüğü oluyor.
O zaman pijamasını bile
çıkarttırmıyor. Ne olmuş yani?
 O da bir pantolon ve tişört, değil mi?

İleride kendilerinin dolaptan kıyafet seçip giymelerini isteyeceksem, buna ne kadar erken başlarsam o kadar iyidir diye düşündüm. Hemen fark ettim ki onlar için giyinmek öyle daha keyifli oluyor. “Bugün hangi renk giymek istiyorsun?” sorusuyla başladım. Beni zorladıkları renklerin en sevilenleri olduğunu hemen anlamıştım, ama olsun bu işten hepimiz zevk alıyorduk.

Sonra Leon tek başına giyinmeye başladı. Kendisi seçebildiğinde daha istekli giyindiğini de gördüm.  Bir de kendilerine ait bir zevk başka nasıl oluşsun ki? Tamam, Luka bu aralarda Pepe tişörtlerini çok seviyor, Leon uzun zamandır McQueen’li eşofman altları. Ama bunlar zevk değil bence. Bunlar o anda revaçta olan karakterlerine bağlı tercihler. Zevk başka bir şeydir. Leon bu konuda ilk adımı atmış durumda. Turuncuyu çok seviyor.

Havaya uygun olmayan giysi seçmedi mi hiç? Tabi ki seçtiği oldu. Ama olsun, ne olacak biraz üşürse ya da terlerse? Bir daha ki seferde ona hava konusunda küçük ama önemli bir ipucu verdiğimde beni dinledi. Hala da dinliyor. Hep aynı şey giymek istemedi mi? Evet, bu da oluyor. Özellikle pijamalarda dönemsel favoriler var. Yıkanması gerektiğinde, akşama kadar kurusun diye o pijamayı sabahleyin yıkıyorum.  

Tüm bu kıyafet seçme işinin en güzel yanı bambaşkadır: Gerçekten acele olduğunda ne çıkartırsam itiraz etmeden giyerler. Ancak daha iyisi de var! “Hadi üstünüzü değiştirin” dediğimde ne benim ve ya eşimin yukarıya çıkması gerekiyor, ne de onları giydirmemiz gerekiyor. Onlar istedikleri giysiyi seçiyor. Leon tek başına giyiniyor, Luka da yapabildiği kadarıyla. Yetersiz kaldığı noktada Leon ona yardım ediyor. Müthiş, değil mi? Onlar mutlu, biz de!