Kedilerin kıskanç olduğu bilinen bir gerçektir. Genelde,
kedi ve köpeğin aynı evde yaşadığı durumlarda, sorun çıkaran "belalı
çocuk" da kedi olur. Peki ya sorun bunun tam tersiyse? Ya köpeğiniz,
kedinizi deliler gibi kıskanıyorsa?
Evet, kediler krallıklarında hiç kimseyi istemeyen
hükümdarlar olabilir. Ancak bu, köpeklerin de kıskançlıktan "yeşerecek"
kadar hırslanabilecekleri gerçeğini değiştirmez. Onlar da kıskanç birer bombaya
dönüşebilir. Çünkü mutlu etmek için her şeyi yaptığı sahibinin bir başkasının
sevgisi ile istila edilmesi fikri, sevimli dostlarımızın hiç ama hiç hoşuna
gitmez. Ve bu istila, elbette ki eve "yeni gelen" bir canlı olduğunda
söz konusudur. Bir bebek, yeni sevgili ya da daha da kötüsü bir kedi!
Yeşil,
Kıskanç Köpek!
Eve gelen alımlı, şirin ve köpeğinize göre ilgi hırsızı
bir "tüy yumağı" onun bütün davranışlarına kıskançlığın hakim olmasını
sağlayabilir. Daha yeni gezmiş olmasına rağmen tuvaletini eve yapmaya, size karşı
soğuk ya da bayıltacak kadar ilgili davranmaya, evi dağıtmaya, yemeğini
yememeye, cansız davranmaya hatta ciddi agresiflikler sergilemeye başlayabilir.
Tüm bu tavırlar, elbette hem onun sağlığını hem sizin
mutluluğunuzu hem de kedinizin hayatını riske atacaktır. Ve bu davranış
bozukluklarının zamanında düzeltilmesi, kalıcı olmaması açısından çok
önemlidir.
Peki, köpeğiniz kedinizi kıskanıyorsa kedinizden
vazgeçmek zorunda mısınız? Elbette hayır. Dostunuza bazı noktalara dikkat
ederek, kalbinizde ikisi için de yetecek sevgi olduğunu gösterebilirsiniz. Öncelikle
kedinize tepki göstermeye başladığını hissettiğiniz anda, onları ayrı odalarda
tutmanız, kedinize zarar vermemesi için çok önemlidir. Alışana kadar ki süreçleri, maalesef ayrı geçmek zorundadır. Çünkü köpeğinizi
aniden kedinizin üzerine salmanız, kedinizin de köpeğinizden nefret etmesine
yol açar, çünkü onu çok korkutur. İlk tanışma için en harika yol, kedinizin eve
getirildiğinde taşıma kutusunda olmasıdır ve birbirlerini kutunun içinden
koklamalarıdır. Ve asla yalnız kalmamaları!
Her
Gün, Aynı Saatte…
Daha sonraki ilk adımınız, köpeğinize onu hala eskisi
kadar çok sevdiğinizi anlatmak olacaktır ki, bunu ona ekstra zaman ve ilgi
göstererek yapabilirsiniz. Oyun zamanlarınızı uzatmalı, oyunlar sırasında en
sevdiği ödüller ile onu şımartmalı, daha sık ya da daha uzun süreler dolaşmalı,
birlikte geçirdiğiniz özel zamanlar olan bakım sürelerini sıklaştırmalısınız.
Aklından kötü fikirleri uzaklaştırmanıza yardımcı
olacak sevgi seansları düzenlemelisiniz. Rutinini asla bozmamanız da çok
önemlidir. Kedinin onun hayatında bir farklılık yaratmayacağını bu şekilde
anlayacaktır. Her zamanki gezme, oyun ve beslenme saatlerini asla aksatmamalısınız.
Her gün aynı saatte birlikte yaptığınız tüm aktiviteleri aynı düzende devam
ettirmelisiniz. Ona bolca sevgi gösterirken, kedinizin kokusuna alışmasını ise
kediniz orada değilken bulunduğu odayı ya da taşıma kutusunu köpeğinize
koklatmanız sağlayabilir. Köpeğiniz, kedinizi tanımak ve kokusunu öğrenmek
isteyecektir. Örneğin; köpeğinizin başını severken, kedinizin üzerinde yattığı
battaniyeyi koklatabilirsiniz. Bir yandan da yumuşak ve neşeli bir şekilde dostunuzla
konuşmanız, kedinin kokusu ile güzel anları kafasında özdeşleştirmesine sebep
olabilir. Daha sonra karşılaştırma (kediniz taşıma kutusunda iken) seanslarına geçebilirsiniz.
Siz köpeğinize eskisi gibi şefkatli ve sevgi dolu davranırken, kedinizi de sık
sık görmeye, kokusuna alışmaya başladıktan sonra, onun kendisi için bir tehdit
olmadığını anlayacaktır.
Ipuçları
- Kıskanç bir köpek ile bir kediyi asla yalnız bırakmayın!
- Kedinizi kesinlikle onu kıskanan köpeğinizin önünde sevmeyin.
- Köpeğinizin kedinize gösterdiği agresif tavırlara sessiz kalmayın. Kontrolün daima sizde olduğunu sert bir ses tonu ile ona hatırlatın.
- Sabırlı olun, yenemediği kıskançlığı için ona ters davranmaya başlamanız, sadece onu artık sevmediğinizi, bunun sebebinin de "o tüy yumağı" olduğunu düşünmesini sağlar.
- Kedinize de zaman tanıyın. Köpeklere alışık değilse ondan korkabilir ve tepkileri köpeğinizi sinirlendirebilir. Adım adım birbirlerine alışmalarını sağlayın.
- Birbirlerine ters davranmayı bıraksalar bile, ilk zamanlarda birliktelerken daima yanlarında olun.
- Köpeğiniz için özel olan şeyleri (ödül, mama, sevgi vb.) onun gözleri önünde kedinizle paylaşmayın.
- Artık iki canlının sorumluluğunu üstlendiğinize göre, bunun iki kat ilgi, sabır, zaman ve sevgi anlamına geldiğini hiç unutmayın.
Zoolistan Dergisi, Mart-Nisan 2007
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder