İstanbul – isimlik ve haftalık harçlık olmadan asla

Önceki gün İstanbul’a gittik, arabamızın fren balatalarının değişmesi gerekiyordu. Bu tür işler randevulu yapılıyorsa da bizde yarım günlük program ister. Bize en yakın yer 45 dakika! İstanbul'a, büyük ve kalabalık yerlere gidersek oğullarımın isimlikleri ve harçlıkları yanımızda...

Arabanın işi olunca biz ailece servise yakın IKEA’ya gideriz. Bizim gibi 2,5 ve 4 yaşındaki çocukları olan ebeveynler müthiş bir yer. Çocuklar rahatça koşabilir, ben medeniyete gelmişim mobilyalara, ürünlere bakarken (sanki hepsini katalogdan bilmiyoruz, yeni bir şey görecekmişiz gibi) eşim çocuklarla saklambaç oynuyor. Leon ve Luka biraz oyun oynarlar ve ardından yemek yeriz. Zaten bize göre geç saatte eve döneceğimiz için akşam yemeğini aradan çıkartmamız güzel oluyor. Bir de vazgeçilmez bir geleneğimiz var IKEA’da: dondurma yemek. Aslında kimse bu yumuşak dondurmaları sevmez, ama dördümüz yine de yeriz…

İsimlik olmadan asla

Büyük ve kalabalık yerlerde çocuklara isimlik takarım. O koşuşturmaların ve saklanmaların arasında kaybolmalarından çok korkuyordum. Henüz telefon numaramı da bilmiyorlar. Bir de gerçekten çocuklar hangi yaştan itibaren kaybolmuş olmanın heyecanıyla numarayı doğru hatırlar bunu da bilmiyorum. Luka ve Leon’a, ne olur ne olmaz deyip isimlikler almıştım. Hediyelik eşya olarak isim yazdırabildiğin kolluklardan. Küçük bir kağıda cebimi yazdım ve yapışkan bantla bantladım. Bu şekilde numaram hem aşınmalarda kaybolmaz hem de yağmurda okunmaz hale gelmez. Leon isimliğini kolunda, Luka ise pantolonun kemer kısmına takılı giyiyor.

Haftalık harçlık eksik olmasın

Hazır Büyük Şehre inince bir grosmarketten alışveriş de yapıyoruz. Tabi ki Leon ve Luka da her çocuk gibi gördükleri birçok şeyi istiyor. Buna değişik çözümler denedikten sonra oğullarıma haftalık 1TL harçlık vermeye başladık. Parayı kumbaralarına atıyorlar. Gündelik alışverişlerimizde özel bir şey istemiyorlar zaten, ama dün gibi büyük ve farklı alışverişlerde arzuladıkları şeyler olur hep. Meyve ve sebzede kısıtlamamız yok zaten, ama diğerlerinde kendilerinin ödemeleri gerekiyor. Geçen ay küçük helikopterler almıştı örneğin. O güne kadar önce tüm biriktirdikleri paraları Thomas ve Arkadaşları serisinden Henry trenlerine harcadıkları için paraları kalmamıştı. Geçen Pazar gününden alacakları paraları vardı onlarla süt ve kakao aldılar… Çok şekerler, değil mi?